Perşembe , 25 Nisan 2024

NEPAL

Katmandu Durbar Meydanı

Vadinin içinde kurulan Katmandu şehrinde üç tane durbar meydanı var; Katmandu Durbar meydanı, Patan Durbar meydanı, Bhaktabur Durbar meydanı. Katmandu Durbar meydanına doğru ilerliyorum, tütsüler içinde. Öyleki her adım başı bir pagoda yada stupa var ve hemen hepsinden de yoğun şekilde tütsü kokusu geliyor. Sabah saatleri ve herkes işe gidiyor. Giderkende adım başı her tapınağın önünde durup ‘Nameste’ selamını verip dualarını okuyorlar. Saydım, bir adam yaklaşık elli metrelik yürüyüş yolunda dört sefer durup dua etti.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (5)gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (7)

Yanımda rehber kitabımı özellikle de almadım, sadece yürümek ve bakınmak istiyordum. Öyle de yaptım. Binaları seyretmek insanı başka bir dünyada olduğu hissi uyandırıyor. Ben de bakıp duruyorum; bazen başka bir gezegene ışınlanıyor bazen de çocukluk günlerime geri dönüyorum. Umurumda bile değil biraz tozun olması yada trafik karışıklığı yada arasıra birşeyler satmaya gelenler. Tektük de olsa dilenciler yada alına boya sürücüler beni asla rahatsız edemez ve burada olmanın keyfini bozamaz.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (15)

Tanrılar diyarı bu memlekette üstelik kendimi daha da güvende hissediyorum, pekçok tanrı var ve elbete beni korurlar diye. Hele Tapınaklardaki Budha’nın dört tarafa bakan gözlerinin yanı sıra burnunu üstünde bulunan ve Nevarice bir olan ve yaşamın birliğini simgeleyen üçüncü göz kendimi güvende hissetmeme neden oluyor. Herkesin dışının ve içinin göründüğü Budha tarafından gözlenen bu diyarlarda neden ve kimden kaygı duyayım ki. Doğanın mı bu insanları güzelleştirdiğini veya bu güzel insanlar için mi doğanın yaratıldığından emin olmadığım arkadaş canlısı ve misafir perver insanlardan kaygılanacak birşey olmadığını bildiğimden kendi doğallığımı bu ülkenin doğasına ve insanların doğallığına katıyorum O’da mutluluk değirmenimi döndürüp duruyor.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (6)gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (9)

Saray binaları ahşaptan yapılmış ve harkulade oymalarla süslü. İnkaarnasyonu simgeleyen figürlerin güzelliğine hayran olmamak mümkün değil. Tarihinde depremler ve yangınlar geçiren Katmandu’nun eski olağanüstülüğünü anlatan bir Nepalli ile tanışmasam ilk kurulduğundan beri yapılar aynen korunmuş diyeceğim. Oturuyorum bazen bir duvar üstüne yada tapınak önüne, dalıyorum saatlerce, bazen buradayım bazen de Sultanahmet’teki mezar taşlarının üstünde. Burada bir eksiklik var yalnız, birde göz contası satan dükkan olsa!-

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (10)

Yer değiştirmeden çevreyi izliyorum, sanki belgesel film seyrediyorum.

Yazarkende aklıma getirmeden edemiyorum; Nepalli bir kızla evlenen National Geographic fotoğrafçısı Erick Vialli’nin ‘Nepalli Tuzcular’ filmi. Defalarca seyrettiğim bu filmi her seyredişte farklı hazlar hissetmiştim. Akşamın saat sekizotuzu olmuş karanlık basmış ben hala sokaklardayım, yıllarca hasret çeken sevgililerin buluşmasından sonraki ayrılığa daha doğrusu ayrılamamaya benziyor bizimkisi ama daha buralardayım diyerek bir lokantanın yolunu turuyorum.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (14)

Gayet güzel bir lokanta ‘Tamura Restaurant’. Bahçeli yerinde güzel bir masaya oturuyorum, müşterileri çoğunlukla turisler ama Nepalli gençlerde var. Tesadüfen keşfettiğim bu lokantanın buradayken müdavimi olacağım kesin gibi. Şimdi, güzel atmosferden sonra karın açlığımı bastırmaya sıra geldi. Bizim mantıya benzeyen bir yemek ‘momo bulf’, üzerine de hardala benzeyen bir sos dökülerek yeniyor. Beğeniyorum, birayla fena da olmuyor. Ve artık sıra otelin yolunu tutmaya geldi. Otelin bahçesinde oturup bir kahve isteyip günden kalanları günlüğüme düşmeye geldi sıra. Ben notlarımı yazarken iki uzunca boylu kız izin isteyip masama oturuyorlar, oysa başka boş masalar var ama. Benim istediğim bir Allah’ın gönderdiği iki deyip gülümseyerek buyur ediyorum. Anlatıyorlar hikayelerini; Hollanda’dan gelmişler ve üç hafta Tibet’te kalmışlar şimdi de birkaçgün burada kalıp döneceklermiş. Bende anlatıyorum hikayemi ve bir ‘fantastikle’ ödüllendiriliyorum.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (11)

Mum ışığıyla aydınlatılan masada oturuyoruz, bu keyfimizden değil kesilen elektriklerden dolayı, ama hiçde şikayetçi değiliz hatta bu romantiklik benim hoşuma da gidiyor. Çok neşeli kızlar, en ufak bir espiriye kahkalarla gülüyorlar. Uzun süren sohbetten sonra Türkçe ‘iyi akşamlar’ diyorlar, şakınlıkla karışık mutluluk içindeyim, Türkçe bir kelime duydum. Hemen Hollandaca ‘iyi akşamlar ne demek’ diye soruyor ve ben de onlara ‘Sılaap Lekka’ diyorum. Mutlular ve gülüyorlar.. Yarın kahvaltıda görüşürüz diyerek kalkıyorlar, onlar yatmaya (galiba), ben ise günlüğümü tamamlamaya devam ediyorum.

Dağlar Diyarı Nepal

Pokhara’da dağ manzarası izlemek gerçekten büyük keyif. Önde yemyeşil vadiler tepeler, ardında dağların karlı zirveleri. Bu bir resim yada fotoğraf değil gerçeğin ta kendisi, bunu gözlerimle görmek yüreğimde derin ferahlıklar yaratıyor. Bu görüntü karşısında kimin yüreği ferahlamaz ki…

Nepaldeki 800 km’lik hat üstünde sekiz adet 8000 metrenin üstünde dağ vardır. Bunların en yükseğide 8848 metreyle dünyanın çatısı olarak bilinen Everest’tir. Diğerleri ise; Kangchenjunga (8598 m), Lhotse I (8501 m), Makalu I (8470 m), Lhotse II (8440 m), Dhaulagiri I (8172 m), Manaslu I (8156 m),  Cho Oyu (8153 m), Anapurna I (8078 m) dır. Pekçok da 7000  m. ve 6000 m.lik zirveler de yine burada bulunmaktadır.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (2)

Nepal dağların cennetidir ama dağcıların bu cennete girebilmeleri yada dağlara tırmanabilmeleri için sevaplarının yanısıra çok da paraları olması gerekir.

Nepal ekonomisinin gelirlerinin önemli bir bölümünü dağcılık turizminden elde ettiği gelirlerden oluştuğundan bu konuda çok ciddi resmi ve özel kuruluşlar vardır. Everest’e çıkacaklar (ya da 8000 m’nin üstünde bir daha çıkacaklarsa) öncelikle bir grup oluştururlar ve beş kişilik olan bu gurubun Nepal hükümetine ödeyeceği para fiks 50000 US dolardır. Eğer beş kişiden fazlaysa herbir kişi içinde fiks 10000 US dolar ödenmesi gerekmektedir.Yine oluşturulan tim  Everest’in normal güney-doğu sırtı rotası için de tim başına 20000 US dolar gönüllü! ödeme yapması gerekmektedir.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (4)

Ayrıca ulaşım ve konaklama ve diğer organizasyonlar için de bir turizm firmasıyla anlaşmak  ve dağcıbaşı 2 yada 3 bin US dolar civarında da para ödemek gerekmektedir. Bir dağcının Everest’e (ya da 8000 m’nin üstündeki bir dağa) tırmanış için  en az üç aylık vize alması ve bir rota saptayıp deklere etmesi gerekmektedir. Dağa tırmanma izni alan dağcının bu hakkı sadece bir ‘dağa tırmanış sezonu’ için bir seferliğine ve daha evvel tesbit edilip deklere edilen bir rotadan çıkmak için geçerlidir.

Ve Nepalde yüksek irtifa zirvelerine varmak için yüksek paraları ödemeyi göze almak gerekmektedir, dağa çıkıp zirve yapmak gerçekten bu kadar zor değildir, zaten yüksek irtifalarda yaşayan ve gelirleri yük taşımacılığından ve dağ rehberliğinden olan Sherpalar sizi zirveye çıkartıp indirirler.

Dünyanın yüksek köprülerinin yapımında yada brajların inşaatında çalıştırmak için yine Nepalin cesuryürek Sharpaları tercih edilir, yine İngiliz ordusundaki Gurkalar’da Nepallidir.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (13)

Yani Sherpalar cesaret isteyen heryerde, yükseklerde bile her derde devadır.

Aynen bana Katmanduda bir turizm fırmasında çalışan Sherpanın söylediklerini aktarayım, ‘sen hiç merak etme  15000 US dolar getir biz seni zirveye çıkartır indiririz’.

Evereste çıkanları küçümsemiyorum, zaten bu bir yaşam tarzı, dağ neredeyse dağcı ölüm riski çok yüksek olsa da gider dağına tırmanır, ama bazı dağcıların bunu olağanüstü, insanüstü bir işmiş gibi çeşitli medya araçlarıyla şehirli insanlara sunmasını ve doğru bilgi vermemesini yadırgıyorum hepsi o kadar.

gezgin_dergi_Katmandu_Durbar Meydani (1)

Ama, 1953 yılında Yeni Zelandalı Sir Edmund Hillary ve Sherpa Tenzing Norgay’ın Everest’in zirvesini keşfetmeyle başlayan ve üçbeş sene evvelsine kadar çok zor koşullarda zirve yapan ve bu uğurda hayatını kaybeden yüzlerce dağcıları küçümsemek kimin haddine ki..

Nepalde çok güzel yürüyüş (trekking) parkurları da vardır ve buralarda yürümekte elbette paralıdır. Bazı yerler için para ödeme turizm acentasına yapılırken bazı yerler içinse ücreti İmigration bürosuna ödemek gerekmektedir.

Kanchenjunga ve Aşağı Dolpa için haftalık bir kişi 10 dolar, Manaslu için haftalık bir kişi 90 dolar, Humla için haftalık bir kişi 90 dolar ödemek gerekmektedir.

Yani Nepalde öyle yürümek de pek kolay değildir, öncelikle cüzdanınız biraz kabarık olması gerekmektedir. Ama biliyorsunuz Öbür Dünyada Cennete gitmek için bu dünyada katlandıklarımıza bakılırsa Bu Dünyadaki Cennete gitmek için elbette birkaç kuruşu harcamayı kim göze almazki..

Ama, 1953 yılında Yeni Zelandalı Sir

NEPAL – Bu yazı 2007 yılının Haziran ayında yayınlanan Gezgin dergisinin 5. sayısından alınmıştır.

Yazar : GEZGİN YAZAR

Türkiye'nin Gezi, Seyahat ve Fotoğraf Dergisi

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir