Cuma , 29 Mart 2024

Nereye Gidilir / Mudurnu

Yazı: Zeynep Azize Su  –  Fotoğraflar: Halit Ömer Camcı

Abidevi ahşap evleri ile ünlü Mudurnu, çoğumuzun aklına bir tavuk firmasının ismi olarak gelecektir. Ama o oldukça olgun, güngörmüş, uzun yaşamışlığın ağırbaşlılığıyla sakin ve vakur duruşulu, insanlara şefkat kollarını açmış bir manevi şahsiyet gibidir. Yeşillikler deryası Bolu’nun en önemli ilçelerinden biridir. İlçe merkezi Bolu’nun 50 km güneybatısında Hisar ve  Kulaklı Tepelerinin arasında kalan vadi içerisinde kurulmuştur.

İstanbul’dan yola çıktığınızda Adapazarı üzerinden Bolu’ya ilerleyip daha sonra şehir merkezi içinden Mudurnu’ya sapıyorsunuz. Sarıçam, karaçam, kızılçam, ardıç, köknar, meşe, kayın, gürgen, orman kavağı, kızılağaç, çınar, karaağaç ve kestane ağaçları ile dolu ormanların içinden geçerek Mudurnu’ya ulaşabilirsiniz. İlçede ilk kez, 1890 yılında yapılan sonra zamanla yangınlar ve tamiratlar atlatan saat kulesi dikkatinizi çekecektir. Ardından Mudurnu, misafirlerine kendi güzelliğini adım adım açmaya başlar. Birer sanat harikası ahşap evlerden günümüze ulaşanları meraklılarını büyülemek için hazır beklemektedir. Mudurnu evleri arasında İstanbul’dan getirtilen ustalar tarafından 1860 tarihinde yaptırılan

“Armutçular Konağı”nın ayrı bir yeri bulunuyor. Konağın çatısında hala orijinal Marsilya kiremitleri mevcut. Bugün içinde oturanların gayreti ile ayakta kalabilen tarihi konak Mudurnu’ya gelenlerin ilk ziyaret yerlerinden biri. Dört katlı kare planlı konakta 17 oda, 4 büyük salon ve bir büyük sofa bulunuyor. Çıralı çamdan karkaslı ve ahşap kaplamalı konakta ahşap oymalar, tavan süslemeleri ve kapı tokmağı gibi detaylar klasik Türk evinin tüm özelliklerini taşıyor.

En çok iki ve üç katlı ahşap evlerde, giriş katlarında kiler, mutfak, su sarnıçları bulunurken, geniş taş duvarlar üzerine oturtulan üst katlarda avlu veya sofa etrafında oturma, yeme, yatma amaçlı odalar yer alıyor. İç ve dış mekânlarda ahşap işlemeciliğinin en güzel örnekleri de görülebiliyor.

İlçe vadide bulunması nedeniyle güneşi geç görüp, akşamı erken karşılıyor.  Kuzeye kapanıp güneşe yönelen evlerin mimarisinde tıpkı Safranbolu’da olduğu gibi birbirlerinin manzarasına ve havasına mani olmayacak şekilde yerleşim sağlanmış. Birçoğu bahçeli olan evlerde ahşap çardaklar ve çatı odaları evlerin vazgeçilmezi olarak mimari yapıyı bütünlüyor.

Tarihi ara sokaklarında bakırcılar, eski eşya satan küçük dükkânlar, butik pansiyonlar geçmiş yüzyılların dinginliği ile sakince sizleri beklemektedir.  Özbakırcı Mehmet Arıbakır’ın dükkanında görkemli duruşları ile alemler ilginizi çekecektir. Eğer bir pazar yeri kurulan güne denk gelirseniz güleç yüzlü yaşlı teyzeler kendi bahçelerinden topladıkları sebzelerden, kurutulmuş eriklerden, kendi elleri ile yaptıkları reçellerden ve peynirlerden ikram etmek isteyecektir.

Osmanlı Sarayının tavuk ihtiyacını karşılayan ve son yıllara kadar tavukçulukla birlikte anılan Mudurnu da cami, türbe, hamam gibi tarihi hayli eskilere dayanan görülmesi gereken eserler kadar yörenin renkli yerlerinden Demirciler Çarşısı da ilgi çekiyor. Gün boyu çalışan ustalar yaptıkları bakır eşyaları dükkânları önlerinde sergilerken en çok bakır kapaklı sahanlar, ibrikler, mangal ve semaverler ziyaretçilerin ilgisini çekiyor.

Yıllar önce oya ve dikiş iğnesi yapımı ile şöhret kazanan köylülerin yaptığı elişi ürünler, ahşap eşyalar, dekoratif özellikli kullanım eşyaları çeşitli dükkânlar ve tezgâhlarda alıcı bulmaya başlamış. Bunlar arasında hanımların ortaklaşa yaptığı yerel kıyafetler taşıyan çok renkli bez bebekler, ahşap sini sofralar, pide kürekleri, yelek, süs patikleri, heybe gibi ürünler ekonomik fiyatlarla alınabiliyor.

İlk baharda yemyeşil bir örtüye bürünen ve çam ağaçlarının hâkimiyetindeki tepelerden gelen kokulara çiçek kokuları karışan Mudurnu çevresinde yer alan Sünnet, Sülüklü ve Abant gölleri Mudurnu da oturanların günübirlik mesire yerleri arasında bulunuyor.

Yazar : HALİT ÖMER CAMCI

Gezgin, ışık avcısı, oğlunun babası...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir