Yazı: Zeynep Azize Su – Fotoğraf: Yavuz İ. Şensöz
Soru biraz absürt gerçekten. Tarihle küresel ısınmanın nasıl bir ilintisi olabilir? Şöyle: hava sıcaklıkları İstanbul’da normalin üstünde seyrederken birçok nehrin suyu azalmış, bazı göller de kurumaya başlamıştı. (Halihazırda da durum pek değişmiş değil.) İstanbul’un suyunun büyük bir kısmının temin edildiği Ömerli Barajı da bu durumdan nasiplenmiş barajlarımızdan biri oldu. Suların çekilmesi oldukça ilginç ve ibretli bir tablo ortaya çıkardı. Baraj yapılırken bulunduğu yerden daha emniyetli bir konuma nakli yapılması gereken bir mezarlığın orada suyun altında kaldığı ortaya çıktı. Arkadaşımız Yavuz İ. Şensöz, Ömerli Barajı’ndaki bu trajik durumu fotoğrafladığında ‘mezar taşlarının yazılarının okunduğunu ve suyun altında kalmasının sanki bu mezarlığa yaradığını’ söylüyor. Çünkü en azından insan kaynaklı tahribattan su altında kalarak korunmuş durumda. Şehir mezarlıklarında birer tarihi eser olmanın yanında tarihe ışık tutan birer belge de olan taşların teker teker yok edildiği günümüzde Ömerli Barajındaki durum daha bir tercih edilebilir oluyor. Temennimiz tarihimizin sular altında bırakılmadan korunmasıyla ilgili bir duyarlılık ve organizasyon kabiliyetine ulaşabilmemiz.
Küresel ısınmanın tarihimize bir katkısı var mı? – Bu yazı 2007 yılının Ekim ayında yayınlanan Gezgin dergisinin 9. sayısından alınmıştır.