Tanpınar Kocaeli’in bugününü görseydi mavi sahiller şehri diyebilirdi.
İstanbul’a en yakın sahiller şehri: İzmit
Yazı : Halit Ömer Camcı
Fotoğraflar : İbrahim Usta – Halit Ömer Camcı
Ahmet Hamdi Tanpınar Kocaeli’ni anlatmak istese cümleye neresinden başlardı acaba. Şehrin güngörmüş sokaklarında kadim zamanlardan izler arayıp bir çeşmenin kitabesinden ya da şehrin ilk camisi Orhan Camiinden mi söze girerdi. Hiç şüphesiz şehrin ruhunu, şehrin yaşamışlarını, şehrin geçmiş ve gelecek arasında durduğu yeri betimlemek, hafıza sandığında ne varsa döküp çıkarmak isterdi. Hayal kentler diye bir başlık yazıp onu ulaşılmaz şehirler listesine eklerdi.
İzmit’i birçoğumuz sanayi şehri olarak biliriz. Özellikle İstanbul’dan Anadolu’ya geçişte aracımızın camından gördüğümüz fabrika bacaları, gri beton bina görüntüleri bu şehir hakkında zihnimize kirli bir iz bırakır(dı). Ama durum artık öyle değil. Bir zamanlar bir sanayi şehri olma kararı veren Kocaeli artık bir deniz, doğa ve turizm şehri olma kararı vermiş durumda. Gündeme Mavi Bayrak ödülünü hak etmiş olmasıyla gelen Kocaeli, tüm sahillerini dünyanın denize girilen masmavi sahilleri gibi düzenlemeye, kendisini ve başta İstanbul olmak üzere tüm komşularını bu maviye davet etmeye hazırlanıyor.
İçinde deniz saklayan şehir
‘Içinden nehir geçen şehrin hali başkadır’ der Nuri Pakdil. Peki içinde deniz saklayan, bir Körfez’e ev sahipliği yapan şehri nasıl tarif etmeli. Hele ilk mavi bayrağını Karamürsel Plajı ile alan Kocaeli için körfezin ayrı bir değeri olmalı. Paul Valeri Akdeniz için ‘Bu kıyılar insanlara en parlak düşünen beyinleri ve en sade gönülleri dağıtmış; yüz yıllar boyunca en akıllı kişilere idraklerini kazandırmıştır..’ diyor. Ve ekliyor: ‘Bana öyle geliyor ki bütün eserlerimde dünyaya geldiğim yerin tesiri vardır.’ Kocaeli sınırları denizle belirlenmiş bir şehir. Bu şehrin sakinlerinin hafızalarında denizin, su yansımasının, denizin içinde kaybolan güneşin çok derinlikli anlamları olmalı.
Tarihi birikimi
‘Bir şehir en büyük zenğinligini mazisinden alır. Onu nesiller önünde yaşattıkça zengindir.’ der Tanpınar. İzmit mazisi ile çok zengin, seyyahların hayranlıkla anlattıkları bir şehir. Şehre kimliğini veren, bir insan ömrü gibi ömrü içinde şehrin yaşadıkları; bir çeşmenin kırık kitabesinde, tam da dönemece yapılmış ahşap bir konakta, bir mahalle mescidinde, sokak kahvesinde saklı duruyor. Kocaeli’nin hayat hikâyesini tarihçiler M.Ö. XII. yy.la başlatıyorlar. Bu dönemde adı bilinen en eski yerleşme birimi Astakoz olarak tespit edilmiş. Astakoz M.Ö. VIII yy. sonlarında Megaralılar tarafından kurulmuş bir Yunan kolonisi. İzmit’in çekirdeğini teşkil eden Astakoz kenti, Bitinya krallığı döneminde (M.Ö. 262) Nikomedia adı ile bugünkü İzmit’in yerini almış. Tarih boyunca birçok medeniyete merkez ve ev sahipliği yapan İzmit, Orhan Gazi zamanında Türk Komutanlarından Akçakoca tarafından fethedilerek ilk defa Osmanlı Devletine katılmış ve 1337’de kesin olarak Osmanlı hâkimiyetine girmiş. Birinci Dünya Savaşında İngilizler ve Yunanlılar tarafından işgal edilen İzmit, 28 Haziran 1921’ de düşman işgalinden kurtarılmış, 1924 yılında da il olmuş.
Kefken ülkemizin en fotoğrafik kıyılarından biri hiç şüphesiz. Bilseniz ne güzel bir manzarası var. Özellikle gün batımlarında 250 kişilik nüfuslu kasabanın, yaz aylarında 15 bine çıkan insan sayısıyla dolan deniz kenarı manzarası görülmeye değer. Balık tutanlar, tehlikeli de olsa kayalardan denize kafa üstü dalan yüzücüler ve doyumsuz gün batımı manzarasına dalanlar ile cıvıl cıvıl bir sahil.
Bugün yüzmeye nereye gitsek ya da kuzeyin zaferi
İstanbul’dan yola çıkıp mavi bayrak almış ve etkileyici manzarası ile ayrıca insanı cezbeden Kandıra ilk tercihiniz olabilir. Kerpe, Kefken gibi Karadenizin incisi iki tatil beldesine komşu, Pembe Kayalıklar gibi egzotik güzelliklerin ev sahibi Kandıra artık mavi bayrağı ile de ülkemizin sayılı sahillerinden biri haline geldi.
Evliya ne söylemiş
Pirimiz Evliya’nın uğrak yerlerinden biri Kocaeli hakkında söylediklerini de bir köseye no etmek gerekir. Hem şehrin tarihi birikimi, hem geçen yüzyıllardaki yüzünü tahayyül edebilmek, onun cümlelerini takiple pek mümkün olabilir. Çelebi şehre 1640’ta uğramış. O zaman şehirde 1100 dükkan, 200 kereste deposu, 3500 donanımlı ve süslü tabaka tabaka bağlı ve bahçeli mamur ve bakımlı kırmızı kiremit örtülü evler varmış. İzmit’in sanayi çağları öncesi durumunu şu cümlesi çok güzel betimliyor: ’ İzmit o amber kokulu temiz toprakta kurulmuştur ki her tarafı İrem köşesi bir diyardır’. Ayrıca ‘Şehrin doğu tarafı olan dağlara, ağaç denizi derler, insan kaybolur.’ cümlesi İzmit’in geçmiş yüzyıllardaki doğası hakkında etkileyici bir resim çiziyor. Evliyanın anlattığı İzmit, hanlar, bedestenler, saraylar, bağ ve bahçelerle dolu, sokakları beyaz kaldırım taşları ile döşenmiş, evlerinin pencereleri denize bakan bir huzur adasıdır. Beyaz kirazı ve kızıl elması da meşhurdur diye de eklemiş.
İstanbul’un en yakın arkadaşı
Kocaeli zannedildiği gibi İstanbul’un gölgesinde kaybolmuş bir şehir değildir, bilakis Istanbul’a en yakın arkadaş şehirdir. Bu komşuluğun ve arkadaşlığın her iki şehir insanına da nefes aldıran tarafları mevcut. Bundan sonra sahil şehirlerimiz listesini Ege ve Akdeniz’le sınırlandırmaktan vazgeçeceğimiz bir çağdayız. Marmara ve Karadeniz, tıpkı tarihindeki gibi mavi ve davetkar bir güzellikte olmanın gayreti içinde. Hasılı artık pusulayı kuzey doğuya çevirmenin vakti.
ZİYARET EDİLECEK YERLER
Pertevpaşa Cami
İzmit’te Mimar Sinan’ın yaptığı Pertevpaşa Camii önemli yapılardan. Camide klasik Osmanlı mimarisinin hemen yanında Endülüs mimarisini çağrıştıran bazı özellikler de dikkati çekiyor.
Av Köşkü
İzmit Av Köşkü, 1874 yılında Sultan Abdülaziz için yaptırılmış, iki katlı küçük bir saraydı. Sultan Abdülaziz’in av konağının olduğu yer günümüzde müze olarak kullanılıyor.
Kaiser Wilhelm Köşkü
Alman Kralı Kaiser Wilhelm’in 1884 yılında Osmanlı Devleti’ni ziyaret etmesi sebebiyle konaklaması amacıyla yapılmıştır. Köşk şu anda tarihi Hereke halı fabrikasının içinde bulunup müze hizmeti vermektedir. Anadolu’nun ilk prefabrike yapısı olan bu köşk Yıldız Sarayı’nda çok kısa süre içinde yapılıp buraya monte edilmiştir. Günümüze tarihi dokusunu koruyarak ulaşabilmiştir. Kaiser Wilhem bu jeste karşılık Osmanlı Devleti’ne, daha sonraki ziyaretlerinde, Alman Çeşmesi ve Kadıköy’deki Boğa Heykeli’ni hediye etmiştir.
Saat Kulesi
İzmit Kemalpaşa Mahallesinde Av Köşkü ile Atatürk Heykeli arasında yer alan kentin karakteristik Saat Kulesi’ni, İzmit mutasarrıfı Musa Kazım Bey, Sultan II. Abdülhamit’in tahta çıkışının 25. yıldönümü nedeniyle yaptırmıştır.
Sırrıpaşa Konağı
İzmit Hacı Hasan Mahallesi Yeni Çeşme sokaktadır. 19. yüzyılın ikinci yarısında İzmit Mutasarrıfı Sırrıpaşa tarafından yaptırılmıştır. Konağın bahçe duvarı antik heykel ve mimari parçalar ile süslenmiştir. Yapı bugün ayakta kalan 19. yüzyıla ait bir sivil mimarlık örneği oluşu, bahçe duvarındaki arkeolojik eserler ve içindeki kalem işi bezemeler ile, ilin önemli bir tarih hazinesidir.
Tarihi Tren İstasyonu
İzmit İlçesi Kozluk Mahallesi İstasyon Caddesi üzerinde bulunan Eski Gar Alanı 21 dönüm olup, planı Alman Otto Ritter tarafından çizilmiştir, 1873-1910 tarihleri arasında alan içindeki yapılar inşa edilmiştir.
Eskihisar Kalesi
Deniz kıyısında, Eskihisar köyünün kuzeydoğusunda, dik yamaçlı bir tepe üzerinde limanı korumak amacıyla Bizans döneminde yapılmış olup, duvarları tuğla bezemelidir. Uzun yıllar kendi haline bırakılmış olan kalenin, son yıllarda bazı bölümleri restore edilmiştir.
Darıca Kuş Cenneti
Kocaeli Gebze ilçesi Darıca’da bulunan, Darıca Kuş Cenneti ve Temalı Parkı, Bayramoğlu’nda nesli tükenmekte olan hayvanların bakımını üstlenmek için1991 yılında kurulmuştur. 140.000 m2’lik alanı kaplayan parkta, 350 çeşit hayvan ve 250 çeşit bitki bulunmaktadır.
Mavi bayrak nedir?
Mavi Bayrak, plaj ve marinalara verilen uluslararası bir çevre ödülüdür. Bu ödül;
Deniz suyunun temizliğini, çevre yönetimine önem verildiğini, çevre bilincinin oluşturulmasına yönelik etkinliklerin yapıldığını, plaj veya marinayı kullananların ihtiyaçlarına cevap verecek donanım ve güveliğini garanti etmektedir. Bu nedenle bir marka veya “Eko-Label” özelliği taşımaktadır.
Mavi Bayrak Ödülü konusunda plajlar için 32 ve marinalar için 24 kriter bulunmaktadır. Bu kriterler kapsamında deniz suyunun kontrolü amacı ile plajlardan 15 gün ara ile sezon süresince deniz suyu numunesi alınmakta, mikrobiyolojik düzeyde ve üç parametrede analizler yapılmaktadır. Bu analizler “Avrupa Birliği Yüzme Suyu Direktifleri” kapsamında değerlendirilmektedir. Marinalar için deniz suyu analizi istenmemekte, sadece deniz suyunun fiziksel görüntüsü değerlendirilmektedir. Söz konusu numune alma ve analiz işlemleri, Sağlık Bakanlığı tarafından yapılmakta ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca da bir kısmı finanse edilmektedir.
Mavi Bayrak çevrenin ve plajı kullananların korunmasını öngördüğü kadar, Uluslararası Turizm pazarında da büyük öneme sahiptir. Çünkü tatil yöreleri için tıpkı tesislerdeki yıldız sayısı gibi güvenli ve uluslararası bir standart içermektedir.
İşte bu özellikleri dikkate alınarak, Mavi Bayrak Programı ülkemizde 1993 yılında Turizm Bakanlığı’nın öncülüğünde başlatılmıştır. Programın Uluslararası koordinasyonu, merkezi Kopenhag’da olan, Uluslararası Çevre Eğitim Vakfı (Fee) tarafından yürütmektedir. Bu kuruluş Mavi Bayrak Projesini yürütmek isteyen ülkelerin, sivil toplum kuruluşları ile temsil edilmelerini istemektedir. Bu nedenle ülkemizde Mavi Bayrak Projesi 1993 yılından bu yana, Türkiye Çevre Eğitim Vakfı tarafından yürütülmektedir.
GÖRMEDEN GELME
• Maşukiye Kirazlı yaylası
• Maşukiye Aygır deresi
• Menekşe Yaylası
• Kartepe kayak merkezi
• Kefken kayalıkları
• Pembe kayalar
• Kandıra Plajı
• Gölkayparkı
Bu yazı 2013 yılının Temmuz ayında yayınlanan Gezgin Dergisi’nin 77. sayısından alınmıştır.