Yazı: Murat Kalay Fotoğraflar: Ahmet Koçak
Sempatik İnsanlar Diyarı
Kırşehir ekonomisi tarıma dayalıdır. Sanayileşme neredeyse yok denecek kadar azdır. Göçler sebebiyle nüfus azalmıştır. Halı ve kilim dokumacılığı birçok ailenin geçim kaynağını oluşturur. Kentleşmeyle birlikte bu zanaat daha çok kırsala doğru kaymıştır. Bir de makine halılarının birçok çeşidinin çıkmış olması ve ekonomik olması gibi nedenler, geleneksel halılara gösterilen talebi azaltmıştır. Aslında bu sadece Kırşehir’e has bir sorun değildir. Yurdumuzun birçok yöresinde aynı sebeplerden ötürü geleneksel halılarımız modern halılarla rekabet edememekte, daha çok dış pazara satılmaya çalışılmaktadır. Yöredeki bir diğer uğraş ise geleneksel taş işlemeciliğidir. Daha çok turistlere satılan hediyelik eşyalara yönelik bir ticaret gelişmiştir.
Yörenin tarihi, yapılan araştırmalara göre M.Ö. 3 binlere kadar dayanır. O döneme ait yaşam izleri yöredeki höyüklerden çıkartılmıştır.
Anadolu’daki ticari yapının gelişmesinde büyük önemi olan ‘Ahilik’ 13. yüzyılda burada kurulmuştur. Bir esnaf örgütü olan Ahilik; karşılıklı dayanışma, dürüstlük ve saygı ilkelerine dayanır.
İklim olarak karasal iklim hâkimdir. Kışları sert geçse de sürekli değildir. Bölge genel olarak bozkırlarla kaplıdır. Orman bakımından yoksuldur. Kent yaylalardan oluşmuştur. Üzerinden birçok akarsu geçer. Bunlardan en önemlisi Kızılırmak’tır.
Yörede sanayinin fazla gelişmemiş olması, halkın geleneksel zanaatlarla geçimini sağlaması gibi etkenler yörede bazı inanışların bozulmadan ya da kısmen bozularak günümüze kadar gelebilmesine imkân tanımıştır.
Bir yerin yaşam biçimi tanımak istiyorsanız; düğün, sünnet ve benzeri önemli günlerinde onları gözlemleyebilirsiniz. Yörenin düğünlerinde çeşitli oyunlar oynanılarak keyifli vakit geçirilir. Bunlardan bir tanesi ‘Tura’ dır. Önceden hazırlanan örme ve kalın ipler tuzlu sulara batırılıp bir gün bekletilir. Davul-zurna eşliğinde gençler ellerinde turası ile meydana çıkar. Birbirlerini yıldırıncaya kadar birbirlerinin bacaklarına vururlar. Yılanın veya çok dayak yiyenin yerine başka bir oyuncu girer. Modern düğünlerde gördüğümüz formalite davranışların yerini, doğal davranışlar alır. Herkesin yüzünde bir gülümseme, bir içtenlik vardır. Çünkü bugün düğün günüdür.
Kentte sanayileşmenin gelişmemiş olması, tarıma dayalı ekonomik yapısı; örfadetlerinin günümüze kadar ulaşmasına fırsat tanımıştır. Kırşehir binlerce yıllık geçmişi, doğal güzellikleri ve sempatik insanıyla mutlaka görülmesi gerekenler arasında ilk sıralarda yer almalıdır.
Cacabey Camii, Ahi Evran Camii ve Seyfe Gölü (Kuş Cenneti) görmek isteyecekleriniz bazıları. Ayrıca termal kaplıcalarının şifalı suyundan faydalanmak lazım. Tanrı misafiridir ve kişinin evine ne kadar çok misafir gelir, yenilir içilir ise o evdeki bereketin o nispette artacağına inanılıyor.
Sevgili gezginler, bir eve kendinizi misafir olarak kabul ettirebilirseniz ne mutlu. Yemekleri enfes. Şimdiden afiyet olsun, iyi seyirler …
Nereye Gidilir / Kırşehir – Bu yazı 2011 yılının Mart ayında yayınlanan Gezgin Dergisi’nin 49. sayısından alınmıştır.