Dünyanın en büyük ikiz kulesi Petronaslar.. Genç ama güngörmüş bir şehirde akıp giden bir hayat. Yirmidört saat açık kitapçılar. Büyük alışveriş mağazaları. Göllerin etrafında büyük parklar. Gombak ve Selangor nehirlerinin birleştiği noktada kurulmasından dolayı iki nehrin birleştiği yer anlamına gelen Kuala Lumpur’da dünyada parmakla gösterilecek bir şehirleşme örneği ile karşılaşıyorsunuz.
Kuala Lumpur’da senenin hangi günü giderseniz gidin sıcak bir hava ve sıcak kanlı insanlar karşılıyor sizi. Palmiye ağaçlarından koridorlar arasında şehir merkezine doğru yol alırken bu tropikal iklim şehrinin güzellikleri sizi büyülemeye başlıyor. Bir kaç günlük dinlenmeden sonra şehri zamanın elverdiği ölçüde keşfe/fethe çıkıyorsunuz. Karşılaştığınız güzellikler, alışveriş mağazalarından çıkamamak, dünyanın sayılı botanik bahçelerinden biri olan orkide bahçesinde geçirdiğiniz bir bütün gün, kuş ve kelebek parkları sizin Kuala Lumpur gündeminizin sadece birkaçı oluyor.
Ardından rehberiniz size o büyüleyici mekanın adını söylediğinde daha fazla vakit kaybetmemeniz gerektiğini düşünmeye başlıyorsunuz. Bahsini ettiğimiz yer; devlet ve bürokrasi ile ilgili binaların ve yeni bir yaşam şeklinin yer aldığı Kuala Lumpur’un hayranlık uyandıran mimari harikası yeni başkenti Putra Jaya’dan başkası değil.
Putra, malayca vatandaş demek olup jaya da vadi anlamı taşıyor. Türkçeleştirdiğimizde vatandaş vadisi anlamına gelen yerleşim birimi Malezya hükümetinin bir siber şehir kurma, devlet dairelerini kalabalık şehir merkezinden geniş ve planlanabilir bir yerleşim birimine taşıma projesinden ortaya çıkmıştır. Milyarlarca dolara malolan şehir geleceğin insan merkezli şehirleşmesine örnek olabilecek bir mimari deha ürünü durumunda.
Putra Jaya’da binalar Malezya kültürünü oluşturan Malay-Hint ve Çin mimarisinden esinlenerek yapılmış. İnsan eliyle yapıldığına inanamayacağınız büyüklük ve güzellikte bir yapay gölün etrafına kurulmuş şehir, geniş yolları, büyük devlet dairesi binaları, yapay gölü ve gölün bazı kısımlarına inşa edilmiş dünyanın meşhur köprülerininin yine insanların kullanabileceği ebatlarda minyatürleri, göle nazır saray ve villalarıyla bir yeryüzü cenneti olarak tasarlanmış. Göle bakan camii ve camiin hemen yanında yer alan büyük alışveriş merkezi ile de ülkenin müslüman kimliği ile ilgili izler de görebiliyorsunuz.
Kalabalıktan ve trafikten azade, sessiz sakin, işi ile uğraşan insanların şehri olmuş Putra Jaya. Kuala Lumpur şehir merkezine 25 km uzaklıkta yer alan yeni kent, her mevsim yabancı ziyaretçilerle dolup taşıyor. İzleyenlerinin bakışlarında yüzyılların büyük tarihi eserlerini izleme hayranlığını görüyorsunuz neredeyse. Bir mühendislik ve mimari harikası olan şehirde attığınız her adımda karşılaşacağınız şeyler birer birer planlanmış. Kuala Lumpur şehir merkezinde yer alan birçok devlet dairesi inşaası tam olarak bitmeyen Putra Jaya’ya taşınmaya başlanmış. Başbakanlık, bakanlıklar, sultanlık sarayı ve bazı devlet daireleri oraya ilk taşınan kurumlar arasında.
Malezya hükümeti Putra Jaya’ya teknoparkları da getirerek bir bilişim uydu kenti kuruyor. Bununla beraber eski Kuala Lumpur’da da bu bilişim kentinden yararlanmak isteyen yabancı yatırımcılara müthiş bir altyapı sunulmuş durumda. Ucuz, hızlı ve çağdaş bir ekonomi sunuyor Malezya bu yolla yabancı yatırımcıya. Malezya, bu yatırımlarıyla stratejik ve coğrafi önemi olmayan topraklarını, cazibe merkezi haline getirmiş durumda.
Bol yağış alan, her mevsim sıcak olan Malezya’da ülkenin kısacık tarihine büyük başarılar yazılmış. Çalışkan ve güleryüzlü Malay halkı dünyanın merakla takip ettiği işler yapıp duruyorlar. Putra Jaya bunlardan biri (belki de en önemlisi). Dönüş yoluna çıktığınızda aklınızın kaldığı önemli adreslerden biri de burası olacak. Bizden söylemesi.
Yeni yüzyılın şehri PutraJaya – Kuala Lumpur – Bu yazı, 2008 yılının Nisan ayında yayınlanan Gezgin dergisinin 15. sayısından alınmıştır.