Cumartesi , 27 Nisan 2024

Büyük Selçuklu Mirası Belgelendi

Kervancı, başını ellerinin arasına aldı, ucu bucağı olmayan çölde nereye gideceğini bilemeden bir tepe başında kalakaldı. Akşamın alacası düşerken Deşt-i Kebir’e, kervancıya hüzün düştü. Issız çöllerde, yol bilmez bir akşamın ayazında, kervancı soğuktan yandı. Bir oraya bir buraya yürüdü lakin çöl çetindi, çöl ıssızdı, çöl tekin değildi. Oracığa yığılıverdi kervancı. Öncüler gece karanlığında yollarını yitirip çöl kurtlarına yem oldular. Gün oldu,kervancıbaşının çığlığı sultana ulaştı. Sultan ferman etti, yükseldi kervansaraylar, yollar işaretlendi. Ve sonra bir medeniyetin kemale erdiğinin ispatı olan çöl fenerleri yükseldi Deşt-i Kebir’de. Geceleri yol gösterdi kervanlara, öncüler kervanlara menzili muştuladılar.

Ateşler yanmadı sadece çöl fenerlerinde; bir medeniyet, bütün insanlığı aydınlattı. Selçuklu, binlerce kilometrelik yollarda çöl fenerleriyle doğunun ışığını serpti mekâna ve batıya yürüyenleri aydınlattı. Ve o günden sonra darbı mesel oldu: Işık doğudan yükselir. Hatta yükselmekle kalmaz, batıya da dal budak salar.

Dr.Tacettin Şimşek, Büyük Selçuklu Mirası’nın bir bölümü için bu satırları kaleme almış. Adı gibi büyük bir mirasın anlatıldığı 5 ciltlik dev bir eserden ve 180 dakikalık bir belgeselden söz ediyoruz.

2003 yılında Konya’dan yola çıkan bozkırın üç süvarisi olarak anılan İbrahim Dıvarcı, Ahmet Kuş ve Feyzi Şimşek’in uzun yıllardır hayata geçirmeye çalıştıkları bir projeydi “Büyük Selçuklu Mirası”.

Konya Selçuklu Belediyesiyle birlikte başlatılan “Kendi Medeniyetimize Sahip Çıkıyoruz”  ana başlığını taşıyan uzun nefesli bir çalışmada daha önce Konya Ve İlçelerindeki Selçuklu EserlerFotoğraf Albümü hazırlanmış bunu “Anadolu Selçuklu Eserleri Fotoğraf Albümü” takip etmişti. Ve nihayetinde 2008 yılında bu güne kadar hep ihmal edilen Büyük Selçuklu Devleti’nin anlatılacağı bir vefa çalışması gündeme gelecekti.

Büyük Türk yürüyüşünün  bininci yılıydı 2008. VE Konya Aydınlar Ocağı, Konya Selçuklu Belediyesi ve TİKA bu büyük medeniyetin izinin sürüleceği bir projede  güç birliği yapmaya karar verdiler. Yapılan çalışmalar 2009 yılında T.C Cumhurbaşkanlığına sunuldu ve Cumhurbaşkanlığı bu çalışmayı himayesine almaya karar verdi.

2009 yılı Eylül ayında Başbakanlık Tanıtma Fonu’nun katkı vermesi ile çalışmalara başlandı.

13 ülke ve 1 muhtar  cumhuriyetten oluşan ülkelerde mimari mirasın izi sürüldü.Türkmenistan,Türkiye, Özbekistan, İran,Suriye,Yemen,Irak,Azerbaycan,Afganistan, Mısır, Filistin, Gürcistan,Ermenistan devletleri ile Nahçivan Muhtar Cumhuriyetindeki yaklaşık 450  eser incelendi ve 320 tanesinin kitaba alınması kararlaştırıldı.

Bu denli, büyük bir coğrayfada ekibin başına gelmedik hal kalmadığı biliniyor. Fotoğraf makinalarıçalındı, göz altına alındılar, sınırdışı edilmekle tehdit edildiler, araçlarının camları krıldı. İzin almalarına rağmen her türlü engellemye maruz kaldılar. Bazen silahların ve korumaların gölgesinde çalıştılar. Ve nihayetinde 3 ciltlik ve 1224 sayfadan oluşan mimari eserler kitabı ortaya çıktı.

Ardından Almanya,Fransa,İngiltere,Rusya,ABD, İran,Azerbaycan, Suriye, Türkiye ve Özbekistan müzelerinde yapılan çekimlerden hazırlanan 2 ciltlik ve 656 sayfalık Müzeler Kitabı ortaya çıktı.

Projenin diğer ayağını oluşturan belgesel film ise 30 ar dakikalık 6 bölümden oluşan Büyük  Selçuklu Mirası Belgeseli’dir.

Ve nihayetinde 19 Hazriran 2013 tarihinde T.C Cumhurbaşkanlığı ev sahipliğinde proje Çankaya Köşkün’de tanıtılarak sona erdi.

Proje Koordinatörlüğünü İbrahim Dıvarcı yaptı. Editörler Prof.Dr.Osman Eravşar ve Prof.Dr.Haşim Karpuz’du. Projede Ahmet Kuş,Feyzi Şimşek yapımcı ve görsel yönetmen olarak bulundular. Belgesel metinlerini Dr.Tacettin Şimşek Başkanlığında bir ekip yazdı. İngilizce editörü kamuoyunun bir çay daha lütfen kitabı ile yakından tanıdığı KatharinaBrannig hanımefendi.

Belgeselin teknik kısmını konya merkezli bir firma yaptı. Tamer Yiğit ve Ömer Faruk Çetin başkanlığındaki ekibin teknik danışmanı Sadık Yalsızuçanlar beydi.

Büyük Selçuklu Mirası Belgelendi

Yazar : HALİT ÖMER CAMCI

Gezgin, ışık avcısı, oğlunun babası...

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir