Bu ayki köşemizde flaş kullanımı ile ilgili temel bilgileri ele alıyoruz.
Yazı: Özgür Çetin
Bir fotoğrafın oluşması sırasında gerekli olan temel yapı taşlarından biri de ışıktır. Zaten ‘Fotoğraf’ kelimesi eski Yunanca Latince’de Photos (Işık), Graphis (yazı) sözcüklerinin birleşmesinden türetilmiştir. Işık ile yazı yazmak anlamına gelen bu kelimeden de anlaşıldığı gibi fotoğrafın temel malzemesi ışıktır. Her ne kadar her zaman bol ışıklı fotoğraflar çekmesek ya da çekmeyi istemesek de eninde sonunda ihtiyacımız olan şey biraz ışıktır. Işık bazen dengeyi kurar bazen kontrast sağlar, bazen karanlıkta bırakır bazen aydınlatır. Ama her zaman biz fotoğrafçıların kullandığı temel fotoğraf malzemesi ışıktır.
FLAŞ NEDİR?
Pil ya da benzeri bir güç kaynağından aldıkları enerjiyi bir dizi tepkime ile içinde Xenon gazı bulunan bir tüpe aktaran flaş, anlık bir parlama sağlar. Fotoğraf makinesinin modeline göre değişmekle beraber genelde saniyenin 100-150’de birinde gerçekleyen bu parlamalar yardımı ile geçici bir aydınlık elde edilir. Bu da karanlık ya da aydınlatması yetersiz ortamlarda iyi fotoğraf çekmeyi sağlar. Pilin enerji ve gücüne göre belli aralıklarla tekrarlanabilen bu parlama yardımı ile arka arkaya flaş kullanılabilir. Flaşın her bir aydınlatmasına ‘çakma’ adı verilir. Her bir çakmadan sonra flaşın dolması için biraz zamana ihtiyaç vardır. Giriş seviyesi dijital fotoğraf makinelerinde bu zaman 15-20 saniyeye kadar çıkarken gelişmiş versiyonlarda 3-5 saniye ile sınırlıdır.
FLAŞ TÜRLERİ
Yazımızın konusu ağırlıklı olarak amatör ya da giriş seviyesi tabir ettiğimiz fotoğraf makinelerinde flaş kullanımı olduğundan ilk alacağımız tür elbette bu ürünlerde kullanılan flaşlar. Elektrik enerjisinin Xenon gazı ile tepkimeye girmesi sonucu oluşan anlık yüksek ışıklı flaşların en yaygın olarak kullanıldığı ürünler kompakt fotoğraf makineleridir. Fiyatı, özelliği, çözünürlüğü ve diğer fonksiyonları ne olursa olsun hemen hemen bütün fotoğraf makinelerinde dahili flaş bulunur.
Fotoğraf makinesinin ön yüzünde bulunan bu flaş enerjisini cihazın pillerinden alır. Bu bakımdan doğal olarak çok flaş kullanmak pil ömrünü azaltan önemli etkenlerden biridir. Bu flaşların etki mesafesi 3 ila 8 metre arasında değişir. Örneğin flaşı 5 metreye kadar etkili olan (bu değer kullanım kılavuzlarında bulunur) bir fotoğraf makinesi ile 7 metre uzaklıktaki bir konuyu flaş ile çekmeye kalkarsanız kötü bir sonuçla karşılaşma ihtimaliniz yüksektir.
Dahili flaşlar dışında profesyonellerin tercih ettiği taşınabilir harici flaşlar da vardır. Enerjilerini fotoğraf makinesinden değil üzerlerindeki pillerden alan bu harici flaşların gücü, çakma sayısı ve etki mesafesi dahili flaşlara göre çok çok yüksektir. Ayrıca bazı harici flaşların çakma yönü istediğiniz şekilde değiştirilebildiğinden yansıtma yöntemi ile çekim yapabilirsiniz. Her ne kadar konumuz olmasa da stüdyo fotoğrafçılarının kullandığı ve enerjilerini doğrudan şebeke elektriğinden alan çakma şiddetleri, sayıları ve gücü çok yüksek olan flaşlar da bulunur. Bu ürünlerin fiyatları çok yüksektir ve genelde profesyoneller tarafından tercih edilir.
FLAŞ MODLARI
Dahili flaşların birçoğunda bulunan bazı modlar vardır. Bunlar kullanıcıya istediği sonuçları almasında yardımcı olurken, daha iyi fotoğraf çekmeyi sağlar:
Otomatik: Bu modda flaşın çakıp çakmayacağına fotoğraf makinesi karar verir. Bu tamamen ortama ve ışık durumuna göre değişeceğinden makinenin ne zaman flaşı kullanacağı belli olmaz.
Açık: Bu modda flaş her durumda çakar. Gece,gündüz, karanlık, aydınlık her zaman flaş aktiftir. Pil ömrünü ciddi oranda açzaltan bu modu gerekmedikçe kullanmayın.
Red Eye Reduction (Kırmızı Göz Azaltma): Flaşlar anlık ve çok yüksek ışık verdiklerinden zaman zaman gözün retinasından yansıyan ışığın fotoğraflarda kırmızı gözlü insanlar şeklinde çıkmasına yol açar. Buna engel olmak için bu mod tercih edilmelidir. Aslında flaş çakmadan önce düşük güçlü bir ön flaş çakması ile gözün iris tabakasının kapanması ve retinaya ışık geçmemesi prensibi ile çalışan bu mod yardımı ile gözleri normal rengi ile çekebilirsiniz. Kırmızı göz sorunu ağırlıklı olarak gece flaşlı çekimlerde ortaya çıkar.
Soft (ya da Slow): Bütün flaşların makine ile iletişim kurdukları bir enstantane değeri vardır. Genelde 1/60, 1/80 ya da 1/100 olan bu değerin altında değerlerle (1/30, 1/15 gibi) senkronizasyon olduğunda oluşan moda Soft ya da Slow (farklı markalar farklı isimler verebiliyor) adı verilir. Bu mod özellikle sert ışığın istenmediği ortamlarda dolgu ışığı amaçlı kullanılır. Elde edilen fotoğraflarda flaş kullanıldığını anlamak zordur. Genelde ters ışıkta ya da gündüz kapalı mekanlarda yapılan çekimlerde tercih edilir. Dolgu flaşı da denilen bu mod ile çok hoş fotoğraflar çekebilirsiniz.
Kapalı: Flaşın sürekli kapalı olmasını istiyorsanız bu modu kullanabilirsiniz. Siz bu modu değiştirmediğiniz sürece flaş kesinlikle çakmayacaktır. Yukarıdaki modlar her fotoğraf makinesinde bulunmayabilir. Olanlarınsa isimleri farklı olabilir. Değişik kullanımlar için fotoğraf makineniniz kullanım kılavuzuna bakabilirsiniz.
PRATİKTE FLAŞ KULLANIMI
Flaşlarla ilgili yaygın olarak bilinen bir yanlış vardır: Flaş sadece gece kullanılır. Bu kesinlikle doğru değildir. Flaş gece kullanıldığı gibi ışık kaynağının konunun arkasında olduğu gündüz çekimlerinde de rahatlıkla kullanılır hatta kullanılmalıdır. Örneğin bir gündüz vakti pencereye arkasını dönmüş bir insanı evin içinden çekmek istiyorsunuz. Ancak ışık kaynağı olan güneş dışarıda ve siz içeride olduğunuzdan fotoğrafı çekeceğiniz kişinin yüzü karanlık çıkacaktır. İşte bunu engellemek için flaş kullanmalısınız. Benzer şekilde güneşli bir manzarının önünde duran birini fotoğraflarken fotoğraf makinesi güneşe doğru çekim yapıyorsa (ki fotoğraflra ilgili ilk öğrendiğimiz güneşi arkana alarak çekim yapmalısındı) flaş kullanmaya mecbursunuz. Flaş aynı zamanda etrafı aydınlatmak ve etraftaki nesneleri ortaya çıkarmak için de kullanılır. Dolgu flaşı adı verilen (yukarıda anlattığımız Soft ya da Slow) mod yardımı ile çok hoş ve estetik görünümlü mekan fotoğrafları çekebilirsiniz.
Pratikte flaş kullanımı ile ilgili dikkat etmeniz gereken bir diğer konu ise etki mesafedir. Yukarıda da kısaca değindiğimiz gibi her flaşın etkili olduğu bir mesafe vardır ve bu genelde 7-8 metreyi geçmez. Kompakt makinelerde 3-4 metre olan bu mesafenin dışındaki bir konuyu fotoğraflamak isterseniz sorun yaşama ihtimaliniz büyüktür. Bu sebeple flaşlı çekim yapacağınız konuların etki mesafesinin dışında kalmamasına özen göstermeniz gerekir. Ayrıca çok büyük mekanlarda etki mesafesinin dışına taşılacağından flaş kullanmak hiç işe yaramaz. Bunu da unutmamak gerekir. Flaşlar ile ilgili son uyarımız ise müze, tiyatro vb. gibi yerlerde sınırlı kullanımlarıdır. Özellikle yağlı boya orjinal tabloların sergilendiği mekanlarda flaş ışığı eserlere zarar verebileceğinden (çok yüksek çakma güçleri sebebiyle) flaş kullanımı yasaklanmıştır. Müze ve benzeri yerleri ziyaret ettiğinizde önceden bilgi almadan fotoğraf makinenizi kullanmayın.
Bu ay suni ışık kaynaklarımızdan olan flaşları inceledik. Fotoğraf makinelerinde yıldırım simgesi ile tanımlanan bu minik yardımcılarımız karanlık ortamlarda, ters ışıkta ya da dolgu ışığı amaçlı kullanımlarda karşımıza çıkıyor.
FLAŞ KULLANIMI – Bu yazı 2007 yılının Kasım ayında yayınlanan Gezgin dergisinin 10. sayısından alınmıştır.