Anımsar mısın toros ekspresinden inmiştiniz – Biletlerinizden ibaretti ikinizin de kimliği /Cemal Süreya
Yazı: Halit Ömer Camcı – Fotoğraf: Kerem Kurtuluş
Çok zaman oldu. 2007’nin Şubatıydı. Oğlum üç yaşındaydı. Kelimenin tam anlamıyla bir deli cesaretiydi. Ya da birkaç deli bir araya gelmiş; ‘Olur, yaparız, neden olmasın?’ gibi ünlemlerle birbirimizi teşvik ediyorduk. Dünyayı görmek, fotoğraflamak, gördüklerini anlatmak, fotoğrafladıklarını paylaşmak isteyen ‘heyecanlı’ bir ekiptik. Dünya gözümüzde büyümüyordu. Her yere gidebilirdik. ‘Daha görülecek çok yer var’ cümlesi rehberimiz olmuştu. Evliya ve İbn Battuta Pir’imizdi. Onlar kadar cesur değildik, yollarımızı eşkiyalar kesmiyor, ırmaklarda timsahlarla boğuşmuyorduk. Cemal Süreya’nın ‘Kim istemez mutlu olmayı / Mutsuzluğa da var mısın?’ dizesine cevabımız; ‘Evet her yola varız, her müşküle hazırız’ şeklindeydi. Biletlerimizden ibaret kimlikler istiyorduk. Alınyazımızın en okunaklı yerinde ‘gezgin’ yazıyordu.
Kentlerin tarihinde şairlerin ayak izlerini arıyorduk. Her şey öyle yeniydi ki dünyada, yaşamak dünyayı eskitemezdi.
Aradan 84 ay geçti. Oğlum Ocak ayında 11. yaşına bastı. Pusulanın her yönüne, haritanın her rengine yolculuk yaptık. Gezgin seyahat eden insanlara verilen bir isim olmaktan çıktı ve bir çatı haline geldi. Kendi kusurlarımızdan başka şükretmeyeceğimiz hiçbir şey olmadı. İnsandık, yolun zahmeti hep yordu. Ama zahmetin sonundaki rahmetler hep ufkumuzu açtı.
Her yolculukta dünyadan, dünyalıdan öğrenecek çok şeyimiz olduğunu gördük. Ve onlara öğretecek çok şeyi heybemizde taşıdığımızı da..
Sayılar rakamlar değil umursadığımız. Ömrü sayan saat tıkırtıları içinde yaşadıklarımız, yeryüzü tecrübesi sırasında açılan algılarımız, hayat fikirlerimiz, sonsuzluk karşısında bekleşmelerimiz.. hepsi elimizde tuttuğumuz küçük bir kitap gibi bir gün verilmesi gereken hesaba hazırlığımız içindi. Daha ne kadar yaşarız, nerelere gideriz, kimleri görür kimlerle dost olur hayata ne katar, ondan ne alırız.. Bu soruların cevabı bizde yok. Ama hayat boyu yaptıklarımızın sonsuzluktaki yankısını gerçekten merak ediyoruz. Umarız ve duasındayız; aydınlık, güzel, mutluluk dolu, vazgeçilmez olsun…
Gezgin’e kardeş geldi : )
8. yılımıza girdiğimiz bu sayımızda Gezgin okurlarına yeni bir dergi ile de Merhaba diyoruz. Üç ayda bir yayınlanacak GezginFoto dergisi seyahati fotoğrafın hemen yanına ataçlayan dostlarımızın vazgeçilmezi olarak artık huzurlarınızda. Sizindir. Yalnız bırakmayın..
Bu yazı 2014 yılının Şubat ayında yayınlanan Gezgin Dergisi’nin 84. sayısından alınmıştır.